Şubat ayında Cumhurbaşkanı tarafından kamuoyuna yapılan açıklama sonrasında anayasa tartışmaları yeniden gündem oldu. “Yeni kurucu anayasa” olarak ifade edilen ve esasen siyasi iktidarın kendisine yasal ve meşru bir zemin yaratma ihtiyacıyla ortaya çıkan anayasa tartışmalarının “rejim” başlığından ayrı olarak ele alınamayacağını düşünüyoruz. Anayasa değişikliklerini, seçim sistemlerini ve nihayetinde sermaye sınıfıyla uyumlu gerici bir rejimin tesisini tartışmak gerektiğini düşünerek dergimizin bu sayısında dosya başlığımızı “Rejim anayasasını arıyor” olarak belirledik.
Bu bağlamda dosyamızda ilk yazı Berkay Çelen’in kaleme aldığı “Dünden bugüne seçim sistemleri” başlığını taşıyor. Çelen yazısında bir yandan siyasi tarihimizdeki seçim sistemlerine değinirken, diğer yandan yeni seçim sistemi önerilerini yazısına taşıyor.
Dosyamızın ikinci yazısı Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu’nun “Parlamenter Sistem: Niçin ve nasıl?” başlıklı yazısı. Kanadoğlu da yazısında ülkemizde anayasacılık anlayışının geldiği noktayı ve buna karşı demokratik çözüm önerilerini tartışıyor.
1921 Anayasası’nın aynı anda siyasal İslamcılar, Kürt siyasi hareketi ve liberaller için bir ortaklaşma noktası olmasından hareketle 1921 Anayasası’nı tartışan ve Hüseyin Murat Yurttaş tarafından kaleme alınan dosyamızın üçüncü yazısı “1921 ruhunda buluşmaya heveslenenler” başlığını taşıyor.
“Hiç bitmeyen öykü: (Yeni) anayasa gündemi” dosyamızın dördüncü yazısı. Yazıyı Dr. Ulaş Karadağ kaleme aldı. Karadağ yazısında Türkiye’de son yirmi yılda yaşanan otoriter dönüşümün temel unsurlarını tartışıyor, bu dönüşümün piyasayla uyumlu bir sürekliliğe sahip olduğunu belirtmekte ve bu bağlamda “yeni anayasa” gündemini yorumluyor.
Dosyamızın beşinci ve son yazısı ise “Kemalizm’den Türk-İslam devletine: “Rejimin” anayasa arayışı” başlığı ile Kurtuluş Kılçer’e ait. Kılçer yazısında kapitalizmin ve emperyalizmin işleyişine uygun bir şekilde inşa edilmeye çalışılan yeni rejimin parametrelerini ele alıyor.
İyi okumalar dileriz…
