Orhan Deniz
Derinleşen ekonomik kriz, başkanlık rejiminin ülkenin içinde bulunduğu sorunlara karşı kendini kurtarmaya çalışmak dışında hiçbir refleks gösterememesi ve bu haliyle gerek yerli gerek yabancı sermayenin istediği “istikrar” ve “güven” arayışının yok olması, dillendirilen tek çözümün ülkenin uluslararası sermaye için ucuz emek cenneti emekçilerinse tamamen bir köleye dönüştürülmesinin olması erken seçim ve ittifaklar konularını iyice gündemin merkezine yerleştirdi.
Düzen siyasetini temsil eden iki kamp, Cumhur ve Millet ittifakları, olası erken seçimlere en güçlü şekilde ve garanti oylarla girebilmek adına türlü manevrayı yaptıkları taktikleri hayata geçirmeye başladılar. Birbirlerine yaptıkları karşı salvoları bir yana bırakalım, bunlar “şov”un olmazsa olmaz parçaları, asıl her iki kampın yaptıkları tüm manevraların büyük sermayenin desteğini almak için olduğunun altını ısrarla çizmeli.
Yazının tamamına erişmek için abone olmalısınız. Tıkla, abone ol