Kürt meselesi, “burjuva çözüm süreci” ve “Amerikan barışı” üzerine değerlendirmeler

Manşet Mercek Sayı 31 (Eylül-Ekim 2025)

Kamil Tekerek

23 yıllık AKP iktidarı ile birlikte Türkiye’de tesis edilen istibdat rejiminin ikiyüzlülüğü elden bırakmadan Kürt siyasi hareketini masaya davet ettiği ve aslında olayın doğrudan –daha önce olduğu gibi- Abdullah Öcalan üzerinden yürütüldüğü bir süreci yaşıyoruz.

AKP iktidarı çıkıp, Kürtlerin yaşadıkları acılardan ve 1923 Cumhuriyeti’nin Kürtlere ne çektirdiğinden dem vuruyor. Demokrasiyi getireceklerini söylüyor. Oysaki 23 yıldır iktidardalar; FETÖ’yle birlikte yürütülen KCK soruşturmaları, Roboski katliamı, Kürtlere AKP iktidarının çektirdikleri de hafızalarda yer tutuyor.

MHP ise çıkıp, hukukun ve adaletin tesis edilmesi gerektiğini söylerken 19 Mart darbesinin dalgaları, gözaltılar, tutuklamalar, hukukun ayaklar altına alınması tam gaz devam ediyor.

Buradan demokrasi çıkmayacağını bile bile yine de burjuva çözümün bir parçası olmak düzen siyasetinin iktidar ve muhalefet kanatlarının birer işine dönüşmüş durumda. Örneğin DEM Parti aldığı bu rolden oldukça memnun görünüyor. Ortadoğu’da dağıtılan yeni roller bağlamında burjuva çözüm sürecine anlam atfediliyor. CHP içinse komisyon tartışması helalleşme-normalleşme siyasetinin farklı bir düzlemde yeniden üretilmesi gibi.

Yazının devamını okumak için ücretsiz kayıt olun

Related Posts