Sovyetler Birliği’nin yıkılması ile biten Soğuk Savaş’ın ardından, emperyalizm kavramı, liberal hegemonyanın yükselişe geçmesi ile birlikte kullanışsız ilan edilmişti. Bunun nedeni, ortada mücadele edilecek bir emperyalizm kalmadığı iddiasına dayanmaktaydı.
Lenin, emperyalizmi kapitalizmin en yüksek aşaması olarak tarif etmiştir. Ancak emperyalizm kavramını kapitalist üretim ilişkilerinden bağımsız şekilde kullanmak onu gereksiz kılabilir. Biz ise kapitalizm var olduğu sürece emperyalizmin her zaman bir önceki günden daha da fazla geçerli olacağı görüşündeyiz.
Kapitalizmin en yüksek aşaması olan emperyalizm, artık neredeyse yeryüzündeki tüm insanların gündelik hayatlarının her noktasını etkileyen bir duruma gelmiştir. Emperyalizm 100 yıldır gün geçtikçe daha da gerçek bir hal almaktadır.
Bu nedenlerden dolayı, üç değerli iktisatçıya emperyalizmin dünü, bugünü ve geleceğine dair sorular yönelttik. İlk söyleşimizde Prof. Dr. Bilsay Kuruç hocamız ile ABD emperyalizminin nasıl inşa edildiğini, finansın ve doların ABD emperyalizmi için önemi hakkında konuştuk. İkinci söyleşimizde Prof. Dr. Korkut Boratav hocamız ile Rusya-Ukrayna savaşı ve Asya’nın emperyalizm karşısındaki konumuna değindik. Üçüncü söyleşimizde ise Prof. Dr. İzzeddin Önder hocamızla emperyalizmin işleyişi, Türkiye’nin emperyalizm içindeki konumu ve neoliberalizm konuları hakkında konuştuk.
İyi okumalar…